Yenilikler hayatımızın değişmez bir parçasıdır. İnsanlar hayatları boyunca muhakkak değişime uğramıştır. Yeniyi alıp hayatlarının bir evresinde kullanmışlardır. Kendinize ve etrafınıza baktığınızda bunu daha iyi anlarsınız. Örnek verecek olursak bir on yıl önceki resminize bakarsanız anlarsınız ve kendi kendinize mırıldanırsınız “Nerden nereye”. Hatta o resimlere bakıp gülersiniz. Halbuki değişen çok şey var hayatımızda ama farkında bile değiliz.
Şimdi kendimizi bir değerlendirelim. Acaba yenilikleri takip ediyor muyuz? Yeni çıkan spor dallarını biliyor muyuz? Yada yeni çıkan kuralları takip ediyor muyuz. Günde kaç kez internete girip spor haberlerini takip ediyoruz? Mesleki alanlarda seminerleri, güncellemeleri takip ediyor muyuz? Gönüllü olarak organizasyonlara katılıyor muyuz? Yeni çıkan yayınları takip ediyor muyuz?
Evet, bu soruları kendimize bir soralım lütfen. Düşünelim! Bir antrenör kendi branşında kendisini yenilemezse yenilikler karşısında ezilir, mahçup olur. Bırakın mahçup olmayı işinden bile olur. Eskimiş bir sistemi oyuncularına adapte etmeye çalışan bir antrenör ne kadar faydalı olabilir, sorarım sizlere. Bir beden eğitimi öğretmeni dersinde birçok branşı işlemektedir. Bir antrenörden işi daha da zordur. Bir çok branşı takip etmek zorundadır. Dersinde eski bir kuralı işleyen bir beden eğitimi öğretmeni ne kadar verimlidir. Öğrencinin biri çıksa dese ki “Hocam, bu kural değişti” ne olur o öğretmenin hali düşünsenize bir.
Bizler de alanımızda kendimizi sürekli yenilemeliyiz. Gerek seminerler, gerekse kurslarla kendimizi donatmalıyız. Hayatımızın her evresinde kendimizi yenilemeliyiz. Yenilenen teknolojilere ayak uydurmalıyız. Teknolojiyi işimizde ve hayatımızda sonuna kadar kullanmalıyız.
Mesleğimize ve kendimize saygı duyulmasını istiyorsak kendimizi en iyi şekilde yetiştirmeliyiz.
Kendimizi sürekli yenilemek dileğiyle hoşçakalın...