Vücudumuzun &55-75 lik kısmını oluşturan suyeterli miktarda tüketilmediği takdirde vücut yorgunluğu, zihinsel fonksiyonların gerilemesi ve hatta kan depolarında azalmaya neden olabiliyor. Vücudun ihtiyaç duyduğu suya erişememesinin yol açtığı en büyük problemler böbreklerde görülür. Böbreklerin düzenli çalışabilmesi için gerekli olan suyun bulunmaması, taş ve kum oluşumuna sebebiyet verir. Peki suya neden hayat kaynağı diyoruz? Suyu yeterli içip içmediğimizi nasıl anlarız? İşte, suyun mucizevi faydaları...
Suyun saymakla bitmeyecek faydaları;
*Ağız kokusunu önler.
*Saç problemleri; kırık, kepek, dökülmeye engel olarak, saça sağlık katar.
*Kas ağırlığı yoğun olan ve düzenli egzersiz yapanların sıkça başına gelen kasılma ve krampları önler.
*Yeterli su tüketimi; susuz kalmaya bağlı olarak gelişen unutkanlık, dikkat problemi vb. beyin fonksiyonlarını düzenler.
*%85 i su olan beyin dokusu; vücudunda yeterince suya sahip olmaması durumunda kişiyi stres ve gerginliğe sevk eder. Buna bağlı olarak su stresle de savaşır.
*Hamilelik döneminde; anne karnında bir su fanusun içinde yaşan bebeğin gelişimi için önemlidir.
*Emziren annelerin süt yapıcı en önemli kaynağı pek bilinmese de sudur.
*Kabızlık, bağırsak tembelliği gibi sindirim problemlerinin altında yeterli su tüketmemek yatar.
*Reflüye iyi gelerek, tamamen geçmesine yardımcı olur.
*Grip gibi bulaşıcı hastalıklara karşı, vücut direnci oluşturmak için su tüketimi önemlidir.
*Kan hacmini artırarak, hücreler için gerekli oksijen ve besini hızlı bir şekilde taşır ve kalbin daha sağlıklı olmasını sağlar.
*Suyun kalbe yaptığı katkılardan biri de kalp krizi riskini büyük ölçüde azaltmasıdır. Yeterli su tüketilmemesi ile kanın koyulaşması ve pıhtılaşması ile tansiyon dengesizlikleri, çarpıntı, ritim bozukluğu ve kalp yetersizlikleri gibi ciddi problemlerle karşılaşılabilir.
*Vücudun savunma mekanizmalarından böbrekler, yeterli su olmadığı takdirde yabancı ve zararlı maddeleri süzemez. Bunun sonucunda ise, böbreklerde yaşanan en büyük problem böbrek taşı, idrar yolu iltihapları görülür.
*Midede yarattığı hacimden dolayı daha az yemeye ve metabolizmayı çalıştırıp günlük harcanan enerjiye katkı yapar.
*Cilt sağlığına önemli bir etkisi vardır. Derinin nemlenerek genç bir görünüm kazanmasına katkı sağlar. Yeterli miktarda su içen kişinin cildi; parlar, yumuşak, nemli, sağlıklı ve genç bir görünüme kavuşur.
*Vücut ısısını dengeler ve büyük rahatsızlık veren ödemin atılmasına yardımcı olur.
"Su içmek için susuzluktan dil, damak kurumasını beklemeyin. Düzenli aralıklarla ve disiplin içinde su tüketimine önem verin!"
Yeterli su tükettiğimizi nasıl anlarız?
Su tüketiminin miktarı hava şartları, yaş ve cinsiyet gibi faktörlerle değişebilmektedir. Yeterli su tüketimi kadınlarda 2,7 lt (8-9 bardak) civarı iken, erkeklerde 3,7lt civarındadır. Yeterli miktarda su içmeyen kişilerin çoğunda; yorgunluk, baş ağrısı, zihin güçlüğü vb. fonksiyon durmaları meydana gelir. Bu nedenle su tüketiminde en önemli nokta
Kişinin yeterli miktarda su alıp almadığını anlaması bazı kendisinde yapacağı bazı gözlemlerle mümkündür. Yeterli su içen kişinin idrarı açık sarı veya soluk sarı renktedir. Önemli olan diğer bir husus günde kaç defa idrara çıktığıdır. Normal şartlarda yetişkin bir birey günde 6-7 kere idrara çıkmalıdır.
Bu kişiler çok daha fazla su tüketmelidir;
-Özellikle sıcak havalarda aşırı terleme ile su kaybedenler,
-Düzeli olarak spor yapanlar ve ağır aktivitelerde bulunanlar,
-Sıvı kaybının arttığı; bulantı, kusma ve ishal zamanlarında,
-Çoğunlukla lifli gıdalarla beslenenler,
-Yüksek proteinli diyetle beslenenler su tüketimlerine daha fazla özen göstermeli ve normal tüketimden daha fazla su içmelidirler.
"Yemeklerle birlikte ve yemek aralarında su için!"
Başka sıvıları suyun yerini tutar mı?
Gün içinde bolca tükettiğimiz çay, kahve, meyve suyu vb. sıvılar su tüketimini azaltarak; kişinin yeterli sıvı aldığını düşünmesine yol açar. Halbuki sıvı tüketimi dendiği anda önemli olan suyun tüketimidir. Bunun nedeni içeceklerin bazılarında bulunan diüretik etkisi ile, vücuda sıvı alımından çok sıvı atımını çabuklaştırmasıdır. Bu şekilde bir yandan sıvı takviyesi yaparken; bir yandan da sıvı kaybına meydan veririz. Asitli içicekleri tüketirken ise, hem mideye rahatsızlık verir hem de alınan asidin etkisini azaltmaya çalışan vücudun daha fazla su harcamasına neden oluruz.
Su içmekte zorlanıyorum diyenler...
Bazı kişiler çok fazla susamadıkça su içmekten kaçınırlar. Kimilerinin fazla su tüketmek mide bulantısı yaşamasına neden olur. Bunun için önerilebilecek yöntem, suyun içine meyve dilimleri, havuç, kereviz gibi sebze suları ilave ederek tatlandırmaktır.
Çocuklarda su tüketimi nasıl olmalıdır?
Su tüketimi çocukların yaşına, cinsiyetine, kilosuna, boyuna ve aktivite düzeyine göre değişir. Çocukların yaşlarına göre su tüketimi aşağıdaki gibi olmalıdır;
6 -12 ay arasında: 30 ml ile 100 ml
1-3 yaş arasında: 1-3 litre
4-8 yaş arasında: 1-4 iltre
9-13 yaş arasında: 1-2 litre
Çok su içmenin sakıncası var mı? Herkes bolca su içebilir mi?
Her şey gibi su tüketiminde de kararında davranmak ve dikkat edilmesi gereken bir hastalık durumu varsa doktorların tavsiyesine uyulmalıdır. Belirtilen miktarın çok üzerinde içilen su, böbreklere fazla yüklenme ile beraber suyu süzememesine neden olabilmektedir.
Bir de su tüketiminin kısıtlandığı (bacaklarda ödem ve karında asit); kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, siroz ve kronik karaciğer hastalığı gibi durumlarda tedavi gereği doktorunuz ne öneriyorsa buna uymanız gerekmekted
haber7