3 oyuncunun 3 oyuncuya karşı (üçlü), 2 oyuncunun 2 oyuncuya karşı (ikili) ve 1 oyuncunun 1 oyuncuya karşı (tekli) oynadığı bir spordur.
Her oyuncu;
– üçlüde; iki adet,
– ikili ve teklide ise, üç adet petank topu kullanır.
PETANK TOPLARININ NİTELİKLERİ:
a) Metalden imal edilmiş olmaları,
b) Çaplarının en az 7,05 – 8 cm arasında olması,
c) Ağırlıklarının en az 650 – 800 gram arasında olması gerekir.
Misketler (but) sadece tahtadan imal edilir. Çaplarının en az 25 – 35 mm arasında olması gerekir.
Topların veya misketin değiştirilmesi:
Oyuncuların aşağıdaki haller dışında topları ve misketi oyun sırasında değiştirmeleri yasaktır.
Petank topunun veya misketin, 5 dakika ile sınırlı bulunan arama zamanı sonunda bulunmaması.
Petank topunun veya misketin kırılması. Petank topunun veya misketin kırılması halinde, bunların büyük olan parçaları konum işaretlemesinde dikkate alınır. Ölçümden sonra, gerekli ise, kırılan petank topu veya misket aynı çapta veya kırılan parçaya benzer bir petank topu veya misket ile değiştirilir. İlgili oyuncu, izleyen oyun sonundan itibaren, komple yeni bir takım kullanabilir.
OYUN KURALLARI
Alan ölçüleri ve sayı:
Geçerli saha ölçüsü: Uzunluk 15 m, genişlik 4m.
Oyun 13 puan elde edilinceye kadar oynanır.
Oyunun Başlaması – Atış çemberi:
Misketi ilk olarak atacak takımın belirlenmesi için oyuncuların yazı tura atmaları gerekir.
Misketin takımın bir oyuncusu tarafından atılması, ilk Petank topunun da bu oyuncu tarafından oynanacağı anlamına gelmez.
Başlama noktası, yazı turayı kazanan takımın herhangi bir oyuncusu tarafından seçilir. Bu oyuncu tarafından, herhangi bir oyuncunun iki ayağı ile içerisinde durabileceği genişlikte ve 35-50 cm arası bir çember çizilir. Çemberin oyun alanı sınırlarının (standart olarak ölü petank topu hattının) 1m içerisinde çizilmesi gerekir. Plastik veya metalden yapılmış çember de kullanabilir.
Ayakların çembere değmeden bütünüyle çember içerisinde bulunması ve atılan Petank topu yere değinceye kadar, ayakların çember dışına çıkmaması veya çemberin zeminden bütünüyle silinmemesi gerekir. Atış esnasında ayakların ikisi de yere değiyor olmalıdır. Vücudun herhangi bir kısmı, çember dışında yere temas edemez.
Bir bacağının alt kısmı bulunmayan oyuncu, sadece tek bacağını çember içerisine koyar.
Atışını tekerlekli sandalyeden yapan oyuncu, tekerlekli sandalyeyi tekerleklerinin birisi dairenin ortasına ve ayak koyacak yeri çember kenarı üzerine gelecek şekilde koymak zorundadır.
Geçerli misket uzaklığı:
Fırlatılan misketin geçerli olabilmesi için aşağıdaki kurallar uygulanır:
a) Misket ile çemberin arasında olması gereken en az ve en çok mesafe;
– minikler için 4-8m arası,
– gençler ve büyükler için en az 6-10m arası olması.
b) Misket oyun sahası çevresinden en az 1m uzaklıkta olmalıdır.
Misketin, aynı takım tarafından birbiri ardına yapılan 3 atıştan sonra, doğru olarak atılamamış olması halinde, atış sırası rakip takıma geçer. Bu halde, 3 atış hakkına sahip bulunan rakip takım isterse çemberi geri çekerek misket atışını kullanabilir.
Daire, bu takım 3 atışında başarılı olmasa bile bundan sonra tekrar geriye alınamaz.
Her halde, ilk 3 atıştan sonra misketi kaybeden takım ilk petank topunu oynar.
Misketin Gömülmesi veya Hareket etmesi:
Oyun esnasında misketin yapraklar, kağıt parçaları vs ile tamamen engellenmiş olması halinde müdahale edilebilir.
Yerinin rüzgar etkisiyle veya arazi eğimi nedeniyle değişmesi halinde, duran misket, yerinin önceden işaretlenmiş olması şartıyla eski yerini alır.
Oyun esnasında sporcu ve izleyici davranışları:
Oyunculara atış için tanınmış olan zaman içerisinde, seyircilerin ve diğer oyuncuların bu atışı son derece sessiz olarak seyretmesi gerekir.
Karşı taraf oyuncularının yürümemesi, dikkat dağıtacak hareket veya oyuncuyu rahatsız edecek herhangi bir şey yapmaması zorunludur.
Karşı taraf oyuncuları misketin arkasında veya oynamakta olan oyuncunun arkasında bulunmalıdır. Misket ile çember arasında sadece atış yapan oyuncunun kendi takım arkadaşları bulunabilir.
Ölü/Geçersiz Toplar:
Oyun sahası çevresi (standart olarak ölü Petank hattı) dışına gitmesi halinde Petank topu oyun dışı olur. Petank topu, oyun sahası çizgisi üzerine geldiğinde geçerli ve sadece bu çevreyi bütünüyle geçmesi halinde ölü olur.
Dışarıya çıktıktan sonra, zemin meyli, hareket eden veya sabit herhangi bir başka şeyin etkisiyle gerisin geriye oyun sahasına geri dönmesi halinde Petank topu hemen oyun dışı edilir. Petank topunun oyun sahasına geri dönmesinden sonra hareket eden herhangi bir şey (önceden işaret edilmesi halinde) eski yerine konur.
Oynama süresi:
Misketin atılmasından sonra her oyuncu, kendi Petank topunu oynamak için en çok 1 dakika süreye sahip olup, bu süre bir önceki Petank topunun veya misketin durduğu veya noktanın ölçülmesi gerektiğinde, ölçümün bittiği andan itibaren başlar.
SAYILAR VE ÖLÇME
Topların geçici olarak hareket ettirilmesi:
Petank topu ile misket veya Petank topu ile diğer Petank topu arasında bulunan mesafenin ölçülmesi için, konumunun işaret edilmesinden sonra geçici olarak topların yerlerinin değiştirilmesine izin verilir. Petank topu ve yeri değiştirilen şeyler, ölçümden sonra ilk yerlerine konur.
Mesafelerin ölçümü:
Mesafe ölçümü, son Petank topunu oynayan oyuncu veya bu oyuncunun bir takım arkadaşı tarafından yapılır. Karşı taraf oyuncuları, ölçümü tekrar yapma hakkına sahiptir.
Ölçüm, her takımda bulunması gereken uygun aletlerle yapılmalıdır. Örneğin; ayakla ölçme yasaktır.
Sayılarda uzlaşma sağlanmadan önce topların alınması:
El bitiminde, sayılar üzerinde mutabakata varılmadan önce oyuncular tarafından yerlerinden alınan misket ve Petank toplarının hepsi hükümsüz olur.
Topları veya misketi hareket ettirmek:
Oyuncunun, ölçülmekte olan misketi veya Petank topunu, hareket ettirmesi halinde bu oyuncunun takımı sayı kaybeder.
Miskete eşik uzaklıktaki toplar:
Rakip takımlara ait iki Petank topunun misketten eşit uzaklıkta olması veya miskete temas etmesi ve elde oynanacak Petank topunun bulunmaması halinde, el misketin bir önceki eli kazanan takım tarafından atılmasıyla tekrar başlatılır.
Sadece bir takım elinde oynanacak Petank topu kalması halinde, o takım bu topu/topları oynar ve rakibin miskete en yakın topundan daha yakın kendi topları sayısı kadar sayı alır.
Her iki takımın elinde oynanacak Petank topu bulunması halinde, son Petank topunu oynamış bulunan takım ve sonra da diğer takım yeniden oynar ve bu, bir Petank topunun sayı almasına kadar birbiri ardına devam eder. Petank topunun sadece bir takım elinde kalması halinde, yukarıdaki paragraf uygulanır.
Elin tamamlanmasından sonra, oyun sahası çevresi (standart ölü top hattı) içerisinde hiç petank topu bulunmaması halinde, oyun sonu hükümsüz olarak ilan edilir.
Topa veya miskete yapışan yabancı maddeler:
Petank toplarına veya miskete yapışan bütün yabancı maddeler temizlenmelidir.
PETANK TARİHİ
Top oyunu eski eğlence medeniyetine kadar köklü bir geçmişe sahiptir. Mısır medeniyetinden Yunanistana geçerek romalıların Roma medeniyetine de girmiştir. Toplar ilk önce kilden idi, daha sonra taş oldular, sonra tahta ve en sonunda çelik oldular. Arkeolojik araştırmalar neticesinde Asur, Mısır ve Çin medeniyetlerinde top oyunlarının varlığı bulundu. MÖ 1000 yıllarında Çin’de Ho-Nan’nın güneyinde benzer bir oyunun kalıntıları bulundu.
Daha sonra,MÖ 500 yılına ait Mısırlı bir çocuğun lahitinden (gömüsünde) çıkarılan iki top ve bir misket topu (küçük top) bu oyuna dair duyulan ilginin şahitliğini yapmakta.
İlk çağlarda, Yunanistan’da, “sphaera” adlı oyun kuşkusuz Avrupa’nın bu eğlence ile ilk
. Daha sonraları Roma da bu eğlenceli oyunla zamanlarını geçirir. Caracalla tapınağında hedef belirleyip top atan bir fresk (heykel) bulunmaktadır. Galyalılara gelince, yuvarlağımsı cisimleri düpedüz çizili bir çizgiyle en yakın yere yaklaştırarak, romalı lejyonları ustalıkla rekabet edebilirlerdi.Çizili yer miskete atma kuralımıza çok benzemektedir.
1629 yıllarından Fransız ithilaline kadar (1789-1799) top oyunu adeta yasaklanmış gibiydi.
Uzun yıllar sonra, XIII.yy’da İngiltere ve Flandre’da (Eski bir uygarlık) oynanmaya başlanmıştır.
1369’da Charles V le Sage askerlerinin savaş atmosferinden çıktıklarını düşünerek bu oyunu yasaklamıştır.
XVI.yy’da, İtalya’da Papa Jules II Patri’yi koruyacak nitelikte çok iyi taş atıcıları olduklarını düşünerek en iyi oyuncuları himayesine almıştır. 7 Kasım 1629’da oyun yaygınlaşır ve Parlemento, kilisenin de onağıyla, tüm top oyunlarını yasaklamıştır.
4 Ağustos 1789’da ise tekrar oynanmaya başlanmıştır. Eski rejimde, Fransız Devriminde burjuva sınıfı top oyunlarını tekrar başlatmıştır. Ingiltere’de bu oyun çimen üstünde oynanıyordu. Fransa ve İtalya’da ise bastırılmış toprak bu tür yarışmalar için tercih ediliyordu.
Orta Çağın top oyuncularından sonra, her çeşit topun altın çağı Rönesans olmuş olsa gerek. Bu dönemde soylular “bilboqet” ve “jeu de pomme” (elma oyunu, daha sonra tenis olacak) bu oyunu ele geçirir.
Her nedense,1850 yılında “Le Clos Jouve” adıyla ilk resmi kurum Liyon şehrinde (Fransa’nın güneyinde) kuruldu.
Daha sonra, 1906 yılında, “Fédération Lyonnaise et Régionale” (Liyon ve Bölgesel Federasyonu) açılması 1933’te “Fédération Nationale des Boules” (Ulusal Top Federasyonu)’na yol açıyor.
Bu federasyon 1942’de “Fédération Française de Boules” (FFB:Fransız Top Federasyonu) ismiyle değişir. XX.yy’a kadar FFB “boule des berges” (çoban oyunu), “boule en bois” (tahtadan toplar), “jeu provençal” (provans oyunu) gibi çeşitli top oyunları olmasına rağmen , “boule lyonnaise” (Liyon topu) oyunu baskın çıktı. 1945’te Liyon top oynunun 128.000 oyuncusu vardı.
XIX.yy’da birçok yöre farklı şekillerde oynansa da, güneyliler, basit kurallarla oynanan “la longue” ve “jeu provençal” (provans oyunu) oynuna merak sarıyor.Bu iki oyunda serbest arazi seçimi vardır. Ama oyuncular hız almak için 3 adım atar.
1904 yılında, Felix Rofritdch isminde bir alzanslı, Marsilya’da atölyesinde “boules cloutées” (çivilitop) adını verdiği ilk çivili top üretimini ele alır. Tahta topun üzerine çivilere benzeyen demirlerle kaplamıştır
O dönemde bu demirci zaanatını, daha çok kadınlar icra etmiş, günde ortalama 5 çift top üretebiliyorlardı. Topların ağırlıkları 40-50 kg arasındaydı.
Provensal oyunu, 1907’de petank oyununun doğuşu olur. La Ciotat’da, provensal oyununun şampiyonu, Jules Huges (Jules Le Noir) romatizmaları yüzünden en sevdiği oyunu oynayamadığından bir gün bir daire çizer, 5-6 adım uzağına misketi atar ve ayaklarını bitiştirerek demir topları miskete en yakın atmaya çalışıyordu. Bu olay Ernest ve Joseph Pitiot kardeşlerin sahip oldukları kahvenin top arazisinde gerçekleşir. Bu iki kardeş, bu oyunun ilginç yönünü hemen anlar ve Ernest oyun kurallarını hemen belirlerler. Ernest, Jules’ün arkadaşıydı ve oyunlara seyirci kalmasına üzülüyordu. Bu kurallarla kendisine hendikap (engel) uygulayıp oyundaki üstünlüklerini işletmiş oluyordu. İşte petank oyunu doğdu!
Sonunda, petank oyunu 1910 yılında La Ciotat’da başlar. Petank kelimesi, “Pieds thanqués (Pieds Joints)” den gelir. Anlamı bitişik ve yere basılı ayaklar.
Petank kelimesinin resmileşmesi için, 1910’da La Ciotat’da gerçekleşen ilk resmi musabakayı beklemesi gerekecek
Kurallar değişerek aşağıdaki gibidir ;
· Daha kısa alanda oynanıyor,
· Oyuncular hız almadan topu atıyorlar,
· Ayaklar bitişik ve çizilen dairenin içinde
Böylelikle, engelli atletleri düşünerek, basit kurallarıyla, cömert ve insancıl bir fikir dünyaya yaygınlaşacaktı.
İlk çelik top 1927 yılında Saint-Bonnet-le-Chateau’da üretilmiştir. Günümüzde “Uluslararası Petank ve Toplar Müzesi” olarak kullanılmaktadır. Aynı yıl petank kurallarıderlendi. Ama sadece 1930’da çelik toplar, çivili ve tahtadan geleneksel topların yerini alır.
13 Temmuz 1945’te 10.000 üye sayısına ulaşarak, « Petank ve Halk Oyunları Federasyonu (FFPJP) » (Fédération Française de Pétanque et de Jeu Provençal) adı altında FFB’den ayrı bir federasyon açmıştır. 8 Mart 1958’de Marsilya’da Uluslar arası federasyon kurulur.